SEYYİDUNÂ YA’KUB ÇERHÎ Rahmetullahi Aleyh

Masjid Mawlana Yaqub Charkhi

SEYYİDUNÂ YA’KUB ÇERHÎ Kuddise Sırruh

Hâce Ya’kub Çerhi, şeriati hakîkatle ihyâ eden, gaybî ilimlerin mirasçısı, zülcenâheyn bir zattır. Asrının en meşhur âlimlerinden Şeyh Şahâbeddîn Şirvânî adlı zattan zâhirî ilimlerini ikmal ettikten sonra Şâh-ı Nakşibend’in hizmetine girmiştir.

Kendisi şöyle anlatır: İntisabdan evvel de Şâh-ı Nakşibend’i severdim. İlmimi ikmal ettikten sonra ziyaretine varıp ona: “Sizin mubarek nefesinizle şereflenmeye geldim.” dedim. O da bana: “Şimdi artık vatanıma dönüş zamanımdır.” cevabını verdi. Ben de: “Senin muhibbin ve hizmetçinim.” dedim. Dedi ki: “Hayır. Sen halk içersinde üstün şeref kazanmış; ulemâ nazarında makbul bir zatsın. Bana daha güzel bir delil göster.. İhtimal ki benim senin nazarında makbul olmam, şeytânî bir hataradır.” Bunun üzerine ben de ona: Sahih bir hadiste vârid olduğuna göre اِذَا اَحَبَّ اللّهُ عَبْدًا اَلْقَى مَحَبَّتِهِ فِى قُلُوبِ عِبَادِهِ  “Allah Teâlâ bir kulunu sevdiği vakitte, onun sevgisini kullarının kalbine ilkâ eder.” cevabını verdim. Bundan tebessüm etti. Sonra: “Biz azîzanız.” dedi. Onun bu sözünü işitince hayret ettim. Zira görmüş olduğum ve sonradan unuttuğum rüyamda bir ses bana: “Azîzanlara mürid ol.” demişti ve derhal uyanmıştım. Sonra Şah bana Şeyh Alaaddîn’in sohbetini tavsiye etti. Artık ben de Şâh’ın vefatına kadar, onunla sohbete devam ettim. Fakat vukûf-u adedî’yi Şâh-ı Nakşibend bana telkin etmişti.

Hâsılı bu ilmin hazinesini ve hazînede gizli olan sırları Hâce Ahrâr’a teslim ederek 851’de vefat etmiştir.

 

Özleşme Yolu / s.168

 

error: Content is protected.